Takip Edin

Köşe Yazarları

Sosyal Yardım Etiketi Değil, Ekonomik Güç: Türkiye Kooperatifçiliğinde Kadının Adı Var!

Nagihan Cengiz Çelebi

Yayınlandı

Açık

Nagihan Cengiz Çelebi – Türkiye Temsilcisi

Türkiye’de kadın kooperatifleri hâlâ “sosyal yardım” algısının gölgesinde kalıyor. Yüzlerce kooperatif, basit ev ürünleri üretimiyle sınırlı kalıyor, kısa sürede sessiz sedasız kapanıyor veya pasife çekiliyor. Oysa kooperatifçilik, sadece kadın istihdamını destekleyen bir araç değildir. Bireysel çabaları kolektif güce dönüştüren, şeffaf yönetim, karşılıklı güven ve sorumluluk üzerine kurulu bir ekonomik ve toplumsal güçtür. Bu güç, kadınların ekonomik özgürlüğünü güvence altına alırken, toplumun sürdürülebilir kalkınmasının temel direği olmalıdır.

Kooperatifçilik: Bir Yurttaşlık Pratiği

Kooperatifçilik, vatandaşlık görevi bilinciyle başlamalıdır. Birlikte hareket etmek, sorumluluk paylaşmak ve hesap verebilir olma kültürünü aşılamak, kooperatifleri sadece ekonomik bir araç değil, bir okul haline getirir. Bu bilinç, okul müfredatının kesin ve net bir parçası olmalı; temel eğitimden itibaren her birey, kooperatifçiliğin ekonomik değerini ve ulusal kalkınmadaki rolünü kavramalıdır. Bu bir temenni değil; ulusal stratejinin zorunlu adımıdır. Unutmayalım ki, niteliksiz ve plansız kooperatifçilik, ulusal ekonomik kayıptır.

Görünmez Emeğin Çifte Yükü ve Liyakatsizlik Duvarı

Kadınlar kooperatiflere katıldığında karşılaştıkları en büyük engel, görünmez emektir. Ev işleri, çocuk ve yaşlı bakımı gibi toplumsal roller, kooperatifteki emeğin değerini gölgeleyen ve sürdürülebilirliği tehdit eden bir yük oluşturur. Kadın ne kadar üretirse üretsin, eve döndüğünde emeği görünür olmaz ve saygı görmez. Ataerkil zihniyet ve “esnek çalışma” dayatması değişmeden, kadın kooperatifleri sürdürülebilir olamaz. Bu durum kolektif potansiyelin yok olmasına neden olan sistemik ve yapısal hatalarla birleşir. Liyakatsiz atamalar, akrabalık, dostluk veya komşuluk ilişkilerine dayalı ortaklıklar, ağır bürokrasi ve vergisel yükler kooperatiflerin büyümesini engeller.

Çözüm: Kurumsal Çelikleşme ve Zihniyet Dönüşümü

Bu kısır döngüden kurtulmak, kapsamlı bir zihniyet ve kurumsal dönüşüm gerektirir. Kooperatif üyeleri, mali disiplin, dijital pazarlama, hukuki mevzuat ve risk yönetimi konularında zorunlu eğitim almalı ve yetkinliklerini belgelemelidir. Liyakat esas alınmalı; kararlar kişisel ilişkiler yerine kurumsal yetkinlik temelinde verilmelidir. Kadınların emeği görünür hale getirilmeli; bakım yüklerinden kaynaklanan maliyetler kısmi destek mekanizmalarıyla dengelenmelidir. Eğitim programları sadece kadınlara değil, ailedeki erkek bireylere de yöneltilmeli; sorumluluk paylaşımı ve eşitlik sağlanmalıdır. Hukuki düzenlemeler, kadınların ekonomik kazanımlarını güvence altına almalıdır.

Kooperatiflerin sürdürülebilirliği için şeffaflık ve hesap verebilirlik elzemdir.

Düzenli Etki Raporları ile toplumsal ve çevresel katkı ölçülmeli ve paylaşılmalıdır. İlk üç yıl boyunca deneyimli mali müşavirlerce zorunlu denetim uygulanmalı, erken dönemdeki finansal hatalar önlenmelidir. Uluslararası pazara açılacak ürünlerde kalite, etik üretim ve sürdürülebilirlik sertifikaları zorunlu olmalıdır.

İş Dünyasıyla Stratejik Ortaklık: Yardım Değil, Güç Paylaşımı

Kadın kooperatifleri uluslararası pazarda etik değeri temsil eden, yerel kalkınmayı sağlayan stratejik ortaklar olarak konumlandırılmalıdır. Büyük işletmeler, finansal destek vermenin ötesinde mentörlük, deneyim transferi ve tedarik zinciri entegrasyonu sağlamalıdır. Bu, tek taraflı yardım değil; bilgi ve güç paylaşımına dayalı, adil bir kadın örgütlenmesi modelidir.

Kadın kooperatifçiliğinin geleceği, sosyal yardım etiketinden sıyrılıp ekonomik güç modeli kimliğini benimsemesine bağlıdır. Devletin, sivil toplumun ve her vatandaşın görevi, kadınların kooperatiflerdeki potansiyelini sınırlayan görünmez yükleri ve bürokratik engelleri kaldırmaktır. Bir kadın kooperatifte yalnızca üretmez; kendi hayatının kontrolünü alır, öğrenir, gelişir ve toplumsal değişimin merkezine yerleşir.

Türkiye’nin sürdürülebilir büyümesi, mutfaktaki ve kooperatifteki emeğin adilce paylaşılmasıyla başlar. Artık geri dönüş yok: Kooperatifler, sıradan sosyal yardım alanları değil; tarih yazan kadınların alanıdır. Tarih bunu kaydedecek. Şimdi sıra bizde!

Yorum Yaz

Bir cevap yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Son Haberler

Köşe Yazarları17 saat önce

Türk Girişimcilerin Avrupa Yolculuğu

Gülay Yıldırım Kavak Bu haftaki köşe yazımda, Avrupa’daki uluslararası fuarlarda Türk girişimcilerin nasıl fark yarattığını, sahadaki başarılarını ve görünmeyen engellerle...

İş Dünyası1 gün önce

Uluslararası Sağlık Turizmi Fuarı Başlıyor

Dünya sağlık turizminin kalbi bu yıl Frankfurt’ta atıyor. Sektörün öncü hastane, klinik ve profesyonelleri 24–25 Ekim’de aynı çatı altında buluşuyor.

Köşe Yazarları1 gün önce

Banka Kapısı Tek Adres Değil: KOBİ’ler İçin Büyümenin Yeni Finans Haritası

Nagihan Cengiz Çelebi – Türkiye Temsilcisi İş dünyasında bazen en hızlı koşan değil, nerede durup doğru stratejiyi kurduğunu bilen kazanır....

Köşe Yazarları6 gün önce

Sosyal Yardım Etiketi Değil, Ekonomik Güç: Türkiye Kooperatifçiliğinde Kadının Adı Var!

Nagihan Cengiz Çelebi – Türkiye Temsilcisi Türkiye’de kadın kooperatifleri hâlâ “sosyal yardım” algısının gölgesinde kalıyor. Yüzlerce kooperatif, basit ev ürünleri...

İş Dünyası6 gün önce

AB Ülkelerinde Yabancı Uyrukluların İstihdam Oranı Rekor Kırdı

Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde, AB dışı vatandaşların istihdam oranı artmaya devam ediyor. 20–64 yaş grubundaki yabancı uyrukluların işgücüne katılım oranı...

Haber1 hafta önce

Disprozyum, Türkiye’nin Yeni Stratejik Gücü Olabilir mi?

Trump–Erdoğan görüşmesinde gündeme gelen nadir toprak elementleri arasında öne çıkan disprozyum, Türkiye’nin enerji ve teknoloji stratejisinde yeni bir dönemin kapısını...

Haber2 hafta önce

Togg Almanya’ya İlk İhracatını Gerçekleştirdi

Togg'un Almanya'da satışa başlayacağının duyurulmasının ardından ilk partide kaç adet araç geleceği merak konusuydu. Açıklama ticaret Bakanı Ömer Bolat'tan geldi...

Köşe Yazarları2 hafta önce

Cesaret mi, Gerçeklik mi Başarıyı Getirir?

Gülay Yıldırım Kavak Sizinle bu hafta iş dünyasında yeni girişimciler için cesaretin ve gerçekçiliğin getirdiği başarıları konuşmak istiyorum. Almanya’da iş...

Haber2 hafta önce

Alman Pasaportu Artık Daha Uzakta

Almanya’da vatandaşlık başvuru sürecini kolaylaştıran 2024 tarihli reformun önemli bir maddesi geri çekildi. Yeni koalisyon hükümeti, “Turbo-Einbürgerung” olarak bilinen 3...

Almanya Girişimci Rehberi2 hafta önce

Almanya, Nitelikli Göçü Hızlandırmak İçin Dijital Ajans Kuruyor

Almanya, nitelikli yabancı iş gücünün ülkeye gelişini hızlandırmak için “Work-and-Stay” adlı dijital ajansı devreye almaya hazırlanıyor. Yeni sistem, bürokrasiyi azaltarak...